ESKİMEYEN…

JpegJpeg

Hani bazen dostlarla aranıza yıllar ve yollar girer, birbirinizin varlığından haberdarsınızdır da görüşemezsiniz bir türlü… Yaşadıklarınızın ağırlığı veya gündelik telaşlar engel olur bir araya gelmenize… Hep görüşelim bir gün dersiniz ama çoğu zaman da ertelersiniz. Behçet Necatigil ne güzel söyler:

“sevgileri yarınlara bıraktınız
çekingen, tutuk, saygılı.Jpeg
bütün yakınlarınız
sizi yanlış tanıdı.

bitmeyen işler yüzünden
(siz böyle olsun istemezdiniz)
bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi
kalbinizi dolduran duygular
kalbinizde kaldı.

siz geniş zamanlar umuyordunuz
çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek.
yılların telaşlarda bu kadar çabukJpeg
geçeceği aklınıza gelmezdi.

gizli bahçenizde
açan çiçekler vardı.
gecelerde ve yalnız.
vermeye az buldunuz
yahut vakit olmadı.”

Tam da şiirdeki gibi, çoğu zaman yarınlara bırakmıyor muyuz sevgileri? Ama bu kez öyle olmadı. Nuri Erbak Lisesinde uzun yıllar birlikte çalıştığımız, arkadaşım, ablam, tanıdığım en iyi Felsefe Öğretmeni Saadet Tuncay aradı beni iki hafta önce bir cumartesi günü, “Sana geliyorum.” diyerek… Hem de kiminle beraber? Tabii ki tanıdığım en iyi tarih öğretmeni, canım arkadaşım  Şule’mle birlikte… Yedi saat boyunca aralıksız konuştuğumuz, dertleştiğimiz bu Mudanya cumartesisinden sonra bir kez daha anladım ki, bazı dostluklar üstünden geçen onca zamana rağmen eskimiyor… Yanımızda olmasını istediğimiz eski dostların da kulaklarını çınlattık bir bir… Bir kez daha anladım ki, birlikte olmaktan sevinç ve mutluluk duyduğumuz dostlarla görüşmeyi bu kadar ertelememek gerek. Yılların telaşla geçtiği bu yaşlarımızda, bitmeyen işlerimizi bir kenara bırakarak eskimeyen dostlarla daha sık görüşmek gerek… İyi ki geldiniz!.. Ne iyi ettiniz de geldiniz!..

Jpeg

Yorum bırakın