RAMBO…

Vancouver’a kadar gelmişken, Hope kasabasına da gitmek istedik. Buralarda gezecek o kadar yer varken 150 kilometre ötedeki Hope kasabasının ne özelliği vardı da oralara kadar gittiğimizi merak edenlere anlatayım efenim…

80’li yılların başı… İzmir’de öğrencilik hayatımın en şahane zamanlarını yaşıyorum. Para pul gani değil ama sinemadan, konserden de geri kalmıyoruz hani… Sinemalara gelen her filme gitmeye çalışıyoruz. “Kramer Kramer’e Karşı”, “Top Gun”, “Guguk Kuşu”, “Bir Yıldız Doğuyor”; aklıma ilk gelenler… Bir film daha var, Bornova’da bir yazlık sinemada üst üste üç kez izlediğim… Sene 1982 olmalı. Bornova Parkı’nın hemen yanında bir yazlık sinema vardı. Birkaç arkadaş, “İlk Kan” gelmiş, hadi gidelim, dediler. Gittik. Sonra başka arkadaşlar, biz de görelim dediler. Yine gittik. Sonra bir kez daha… Böylelikle ben, Sylvester Stallone’nun “Rambo” karakterini canlandırdığı “İlk Kan”ı üç kez izlemiş oldum.

Sadece Amerika’da değil, tüm dünyada gişe rekorları kıran ve Rambo 2, Rambo 3, Rambo 4 adlarıyla beyaz perdedeki yolculuğunu sürdüren bu film dizisinin taklitleri de çekiliyor. Türkiye’de de bu filmin benzerleri çekilmiş. Bunlardan biri “Vahşi Kan” adını taşıyor ve başrolünde Cüneyt Arkın oynuyor.

İzleyenler için hatırlatma, izlemeyenler için de ön bilgi olsun diye kısaca anlatayım. Hope’tan döndükten sonra bir kez daha izledim çünkü… Özgün adı First Blood olan ve dilimize “İlk Kan” olarak çevrilen film, John Rambo adlı Vietnam Savaşı gazisinin göl kenarındaki bir eve gittiği sahneyle başlar. Kadın çamaşır asmaktadır, yanında da genç bir çocuk vardır. Rambo, elinde bir fotoğraf; Vietnam’da birlikte savaştıkları silah arkadaşını aramaktadır. Kadın, adamın kanserden öldüğünü anlatır. Adam, savaş sırasında asetik asite maruz kalmış ve kanser olmuştur. Rambo, büyük bir üzüntüyle oradan ayrılır, arkadaşının fotoğrafını da hemen oracığa bırakarak…

İkinci sahne, Washington’daki küçük Hope kasabasının girişinde açılır. Kasabanın şerifi, karnını doyurmak için bir lokanta arayışında olan John Rambo’yu gözü tutmadığı ve kasabanın huzurunu bozacak biri olarak gördüğü için şehrin dışına çıkarır. Bir başka deyişle kapının önüne koyar ve en yakın lokantanın otuz mil ötede olduğunu söyler. Aşağılanmış olduğunu düşünen Rambo vazgeçmez. Şerif, arabasının dikiz aynasından Rambo’nun köprüyü geçtiğini ve kasabaya doğru yürüdüğünü görür. O, meşhur köprü sahnesi yani… Aksiyon ve bela da bu sahneden sonra başlar işte… Rambo; serserilik, tutuklanmaya direnme ve bir bıçağa sahip olma gerekçesiyle tutuklanır. Şerifin yardımcılarından biri şöyle der Rambo’ya “Bela arıyorsan doğru yerdesin!” Aksiyon da bundan sonra başlar. Rambo, sıradan birisi değildir, bir savaş kahramanıdır. Karakoldaki herkesin hakkından gelir. Bıçağını alır, caddeye çıkar, bir motosiklet çalarak ormanın içlerine doğru kaçar.

İlk kez izleyeceklerin keyfini kaçırmamak için gerisini anlatmasam daha iyi… İzleyenler de anımsayacaktır zaten.

“İlk Kan”, aksiyon filmi kategorisindedir ama militarizme, devlet terörüne, savaşın askerlerde bıraktığı izlere ve insan haklarına da vurgu yapar. Olaylar her ne kadar Amerika’da geçiyor olsa da, filmin kasaba çekimleri 1981 kışında Kanada’nın Britanya Kolumbiyası’nda, Vancouver yakınlarındaki Hope’ta yapılır. Diğer bölümleri ise Capilano Kanyonu’nda Golden Ears Provincial Park ve Pitt Meadows’daki Pitt Gölü’nde çekilir.

İşte ben bugün, tam dört kez izlediğim bu filmin kasaba çekimlerinin yapıldığı Hope’ta idim. Hope hakkında anlatılacak pek bir şey yok aslında. Vancouver’dan çıkışımız geç olduğu, yollarda da başka doğal güzellikleri görmeye zaman ayırdığımız için Hope’ta çok kalamadık. Günler kısaydı ve geri dönmemiz gerekiyordu. Ama, filmde gördüğümüz köprünün üzerinden geçtik, şerifin Rambo’yu gezdirdiği sokaklarda gezdik, Rambo turizminden geçimini sağlayan bir hediyelik eşya dükkanına girdik. Kasabanın otuz mil uzağına gitmemiz gerekmeden, çıkışta bir benzinlikte karnımızı doyurabildik. Ha şerif mi, onu görmedik… Rambo’yu da… Filmdeki yalçın dağları, kasabanın yanındaki nehri ve o meşhur köprüyü gördük sadece…

10 Aralık 2022-14 Ocak 2023 (Üçüncü Kanada yolculuğundan unutulmaz bir anı)

Yorum bırakın