SİNOP ETNOGRAFYA MÜZESİ (ASLAN TORUN KONAĞI)

Türkiye’nin kaptan köşkü olarak nitelenen Sinop’a gidip de Etnografya Müzesini görmemek olmazdı. Sineması yok ama müzecilik yönünden oldukça gelişmiş bir şehir Sinop. Öyle ki burada müzecilik faaliyetleri 1921’de başlamış.

 

Etnografya Müzesi, zemin katıyla birlikte dört kattan oluşan ahşap bir konak. Çok etkileyici bir mimarisi var. İki girişi bulunuyor. Sokağa açılan ana girişi kullanılmıyor. Çiçeklerle dolu bahçesinden girdiğimizde içimizi ısıtan gülüşüyle müze görevlisi Nebahat Hanım’la karşılaştık. Bahçedeki kameriyede oturuyordu. Sonra birlikte içeriye girdik. Diğer müze görevlisi Yalçın Bey ile birlikte müzeyi gezimiz sırasında bize eşlik ettiler ve bilgi verdiler. İkisi de son derece kibar ve ilgiliydi.

 

 

Müzenin giriş katında  idarî birimler bulunuyor.  Üst katlar ise geleneksel yaşam odalarına ayrılmış. Halılar, kilimler, dokumalar, takı eşyaları, kıyafetler sergileniyor burada. Dokuma tezgahı, savaş araç ve gereçleri, cilt kapakları da sergilenen diğer eşyalar arasında. Tüm duvarlar ve iç bölmeleri ahşap olan bu katlarda ahşap oymacılığı ve duvar boyamacılığı göz dolduruyor. Konakta en çok dikkatimi çeken, bütün köşe odalar ve sofalarıyla  bir zamanlar burada yaşayan konak sakinleri için ayrılan yaşam alanlarının eşitlikçi bir anlayışla düzenlenmiş olmasıydı. Zemin katta sergilenen hak tavası da bu yaklaşımın somut bir göstergesiydi.

Sinop Valiliğinin web sayfasında şunlar deniyor bu güzel konak müze için: “Geleneksel eyvanlı sofalı ve köşe odalı simetrik Türk Evi plan düzenini yaşatan konak, süslemesinde çağdaş örneklerde karşılaşılan manzara resmi görülmemesine karşın, taşralı olmakla birlikte zengin batılı dekorlaması ile de o yılların imparatorluğuna yeni bir soluk getiren rokoko üslubunu, Sinop gibi uzak bir kentte yakalayabilmiş bir yapı olarak konut mimarimizin önde gelen örneklerindendir. İstanbul konutlarıyla yarışan bu konağın zengin görüntüsünü Sinop’un tüm çevresel kültürlere açılan tarihsel limanı ile açıklamak mümkündür.”

Sinop Etnografya Müzesi, gerek mimarisi gerekse  sergilenen yöresel kıyafetler ve  geçtiğimiz yüzyıla ait gündelik eşyalarla şehrin gözdelerinden biri. Görmeden, Sinop’tan dönmeyin derim.

One comment

Yorum bırakın