2018 Temmuz’unun son haftasını ailemle birlikte İtalya’da geçirdim. Dört gece beş günlük bir gezi planlamıştık. Yolculuk öncesi ön araştırmalarımı ve gezi planımızı yaptığımdan beş günde beş şehir gezme olanağımız oldu.

Saat 11.00 gibi Roma Leonardo Da Vinci / Fiumicino Havaalanına indik, güvenlikten geçişimiz gayet kolay oldu, pasaportumu inceleyen görevli, soru bile sormadı. Şehir merkezine ulaşım için otobüs, taksi, tren seçeneklerinden otobüs seçeneğini değerlendirdik. Taksi 40€, tren kişi başı 15€, otobüs ise 6€ idi. Termini İstasyonu’na yolculuğumuz otuz beş dakika sürdü. Havaalanından aldığımız ROMA PASS (Kişi başı : 38€ / 72 Saat geçerli) kartı bu otobüslerde geçerli değildi. Bu nedenle ayrıca otobüs bileti almak zorunda kaldık. ROMA PASS, başlangıçta epey pahalı görünse de bu kartla Palatino Tepesi, Kolezyum ve Forum girişi için 18€ ve Sant’ Angelo Kalesi için 17€ vermekten kurtulduk. Üstelik Roma’da kaldığımız üç gün boyunca şehir içi otobüs ve tren ulaşımımız ücretsizdi, Kolezyum girişinde de sıra beklemedik.

Seyahat bütçesini merak edenler için yazayım. Gidiş Roma, dönüş Bologna olmak üzere Pegasus’la yaptığımız uçak yolculuğu için 1983 TL ödedik, kişi başı 661 TL yani. Roma-Napoli (gidiş-dönüş), Roma-Floransa ve Floransa-Bologna arasındaki tren yolculuğunu kapsayan İtalya içi ulaşım için de kişi başı 466 TL verdik.  Tren biletlerimizi Türkiye’deyken İnternet’ten aldık.

Üç gece Roma’da konaklama ücreti olarak üç kişilik odaya 193€, Floransa’da bir gecelik konaklama ücreti olarak 74€ ödedik. Bizim paramızla Temmuz 2018’de 1540 TL ediyordu. Bu ücretlere % 10 KDV, kahvaltı dahil; ancak şehir vergisini ve gecelik kişi başı 3,50 €’yu ayrıca ödüyorsunuz.

Roma’da kaldığımız otel, Termini İstasyonu’na neredeyse bitişikti. Bu nedenle gerek şehir içi gerekse şehirler arası ulaşımda çok rahat ettik. Lam Guest House’u booking.com’daki yorumlara bakarak buldum. Çarşaflar, yatak, banyo temizdi ama bina  eski ve bakımsızdı; klima bozuk olduğu için vantilatörle idare etmek zorunda kaldık. Otelin kahvaltısı bir kruvasan ve bir kahveden ibaretti. Floransa’da bir gece konakladığımız La Rosa Di Firenze ise son derece temiz ve düzenli bir butik oteldi. Beş odası vardı, odalara numara yerine çiçek ismi verilmiş. Biz Rosa’da kaldık. Otel sahibi daha yoldayken mesaj göndererek otele giriş saatimizi öğrendi ve bizi sokakta karşıladı. Otele giriş 15.00’te olduğu için eşyalarımızı bırakıp ayrıldık. Gece yarısı döndüğümüzde eşyalarımız odamıza alınmıştı. Adam ortalıkta yoktu ama her şeyi öyle güzel planlamıştı ki sabah kalktığımızda mutfakta, odamıza ayrılan masada kahvaltılıklar hazırdı. Buzdolabında da peynir ve sütler, her oda için ayrılan bölmedeydi. Çay, kahve her şey hazırdı. Otelden çok iyi izlenimlerle ayrıldık. Buranın tek olumsuzluğu, şehir merkezine biraz uzak oluşuyordu. Bu nedenle taksi ve otobüsten yararlanmak zorunda kaldık.

Gezi programımız:

• 1. Gün: Öğle saatlerinde Roma’ya ulaştığımızdan otele yerleştikten sonra Kolezyum, Forum ve Palatino Tepesi tüm öğleden sonramızı aldı. Akşam saatlerini de İspanyol Merdivenleri’ne ayırdık.
• 2. Gün: Napoli & Pompei turu
• 3. Gün: Vatikan ziyareti, Sant’Angel Kalesi, Aşıklar Çeşmesi
• 4. Gün: Pisa / Floransa
• 5. Gün: Bologna

ROMA BURADA :